ÖZ
Amaç
Bu çalışmanın amacı emzirme ile ilgili yapılan ölçeklerin okunabilirliğini değerlendirmektir.
Yöntem
Araştırma tanımlayıcı tipte olup, çalışmanın yapılabilmesi için Sakarya Üniversitesi Etik Kurulu’ndan (tarih: 10.02.2022, karar no.: 105386) onay alınmıştır. Şubat 2022’de Türkiye Ölçme Araçları Dizini resmi internet sitesi, Google Akademi ve Ulusal Tez Merkezi’nde “emzirme” anahtar kelimesi kullanılarak konu ile ilgili ölçekler taranmıştır. Tarama sonunda emzirme ile ilgili 8 ölçek belirlenmiştir. Çalışmamızda Türkçe gramer yapısına uygun olan Ateşman ve Bezirci-Yılmaz okunabilirlik formülleri kullanılmıştır.
Bulgular
Çalışmaya dahil edilen emzirme ile ilgili 8 ölçeğin Ateşman ve Bezirci-Yılmaz puanına göre okunabilirlik düzeyleri hesaplanmıştır. Ateşman puanına göre, 1 ölçek 11.-12. sınıf düzeyinde, 2 ölçek 9.-10. sınıf düzeyinde iken, 4 ölçek 7.-8. sınıf düzeyinde ve 1 ölçek ise 5.-6. sınıf düzeyinde okunabilir olduğu belirlenmiştir. Bezirci-Yılmaz puanına göre, 1 ölçek lisans düzeyinde, 1 ölçek lise düzeyinde iken, diğer ölçekler ilköğretim düzeyinde okunabilir olduğu saptanmıştır.
Sonuç
Ülkemizin eğitim düzeyi göz önüne alındığında, oldukça önemli olan “emzirme” konusunda geliştirilen ya da Türkçe geçerlilikleri yapılan ölçeklerin çoğunun okunabilir olduğu tespit edilmiştir.
GİRİŞ
Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu, bebeklerin doğumdan sonraki ilk bir saat içinde emzirmeye başlamalarını ve yaşamlarının ilk altı ayı boyunca yalnızca anne sütüyle beslenmelerini önermektedir (1, 2). Yaşamlarının ilk altı ayında sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin daha düşük gastro-intestinal enfeksiyon riskine maruz kaldığı belirtilmektedir (1). Yenidoğanların emzirilmesi gelecekte sağlıklı büyüme ve gelişme için son derece önemlidir. Özellikle doğumdan ilk bir saat içerisinde emzirmenin başlatılması hem anne hem de bebek açısından çok önemlidir. Çünkü doğumdan sonra anneden gelen koyu renkli kolostrum adı verilen süt, yoğun antikor içeriği sayesinde yenidoğanı enfeksiyonlara karşı korumaktadır (3). Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 2018 verileri, bebeklerin %41’inin ilk 6 ayına kadar sadece anne sütüyle beslendiğini göstermektedir. Anne sütünün anne-bebek ve toplum sağlığına önemli faydaları bulunmaktadır. Literatür tarandığında anne sütünün bebeğe yönelik belli başlı etkileri; anne-bebek bağlanmasını artırması, içerdiği immünomodülatör sayesinde immün sisteminin güçlü olması, ilerleyen yaşam dönemlerinde hem fiziksel hem psikolojik yönden iyilik durumunun artması vb. şeklinde belirtilmektedir (4, 5). Anne açısından etkileri ise; emzirme ile uterusun hızlıca eski haline dönmeye başlaması ve postpartum kanamanın önlenmesi, over ve meme kanseri riskini azaltmaya yardımcı olması, tip 2 diyabet riskini ekarte etmesi gibi birçok yararları mevcuttur (6-8).
Okunabilirlik, okuyucunun metni anlama kolaylığıdır (9). Teknolojik gelişmeler nedeniyle, okunabilirliği analiz etme yöntemleri son yıllarda önemli ölçüde artmaktadır (10). Bilimi açık ve doğru bir şekilde raporlamak hem bilginin yayılmasını hem de sonuçların tekrarlanabilirliğini kolaylaştıran bilimsel sürecin temel bir parçasıdır. Yazı dilinin netliği, yazılı metinlerin ne kadar anlaşılır olduğunu tahmin eden okunabilirlik formülleri kullanılarak ölçülebilmektedir. Farklı zamanlarda yazılan metinlerin okunabilirlikleri farklılık gösterebilir (11). Düşük okunabilirlik de uzmanlar için bir sorun oluşturabilmektedir. Bilimsel özetlerin okunabilirliğini artırmak için yeniden yazılmasının okuyucunun onları anlama yeteneğini artırdığı belirtilmektedir (12).
Gebelere ve annelere uygulanan emzirme ölçeklerinin içeriğinin tüm kadınlar tarafından okunabilir ve anlaşılabilir olması uygulanan ölçeklerinin niteliğinin artırılmasına yardımcı olabileceği düşünülmektedir. Aynı zamanda ileriye dönük olarak yapılacak araştırmalarda bu ölçeklerin okunabilirlik düzeylerine bakılarak araştırmacılara ve uygulanacak olan gebe ve annelere fikir oluşturma açısından yaygın kullanım alanı bulabileceği öngörülmektedir. Bu çalışma, emzirme ile ilgili yapılan ölçeklerin okunabilirliğini değerlendirmek amacıyla planlanmıştır.
GEREÇ VE YÖNTEM
Araştırmanın Türü
Araştırma tanımlayıcı tipte olup, çalışmanın yapılabilmesi için Sakarya Üniversitesi Etik Kurulu (tarih: 10.02.2022, karar no.: 105386) onayı alınmıştır. Şubat 2022’de Türkiye Ölçme Araçları Dizini (TOAD) resmi internet sitesi, Google Akademi ve Ulusal Tez Merkezi’nde “emzirme” anahtar kelimesi kullanılarak konu ile ilgili ölçekler taranmıştır. Tarama sonunda emzirme ile ilgili 8 ölçek belirlenmiştir. Ölçeklerin araştırmaya dahil edilmesi için ölçeği geliştiren ya da Türkçe’ye uyarlayan araştırmacılardan gerekli izinler alınmıştır.
Araştırmanın Evreni ve Örneklemi
Şubat 2022’de TOAD resmi internet sitesi, Google Akademi ve Ulusal Tez Merkezi’nde “emzirme” anahtar kelimesi kullanılarak konu ile ilgili ölçekler taranmıştır. Tarama sonunda emzirme ile ilgili 8 ölçek belirlenmiştir (Tablo 1).
Veri Toplama Form ve Araçları
Okunabilirlik düzeylerini belirlemek için çeşitli formüller bulunmaktadır. Bu formüllerden Flesch-Kincaid (Flesch Reading Ease Formula, Flesch-Kinkaid Reading Grade Level), Simple Measure of Gobbledygook-SMOG İndeks, Fry Okunabilirlik Grafiği, Dale-Chall, Coleman-Lieau İndeks, Gunning Fog İndeks, Otomatik Okunabilirlik Dizini ve Coleman formülleri İngilizce metinler için için geliştirilmiş, İngilizce gramer yapısına uygun formüllerdir. Türkçe gramer yapısına uygun olarak ise Ateşman, Bezirci-Yılmaz ve Çetinkaya-Uzun okunabilirlik formülleri tasarlanmıştır (13-16). Çalışmamızda Türkçe gramer yapısına uygun olan Ateşman ve Bezirci-Yılmaz okunabilirlik formülleri kullanılmıştır (Tablo 2).
İstatistiksel Analiz
Ölçekler bilgisayar ortamında Microsoft Office Word programına aktarılarak, metinlerdeki hece, kelime, cümle sayıları belirlenmiştir. Çalışmamızda Türkçe gramer yapısına uygun olan Ateşman ve Bezirci-Yılmaz okunabilirlik formülleri kullanılmıştır (Tablo 3).
BULGULAR
Çalışmada kullanılan ölçeklere ait Ateşman ve Bezirci-Yılmaz’a ait okunabilirlik hesaplamaları ile bilgiler Tablo 4’te verilmiştir. Ateşman okunabilirlik formülüne göre 4 ölçek 7.-8. sınıf, 2 ölçek 9.-10. sınıf, 1 ölçek 5.-6. sınıf ve 1 ölçek de 11.-12. sınıf düzeyinde eğitimle okunabilir olduğu bulunmuştur. Altı ölçeğin kolay 2 ölçeğin ise orta güçlükte okunabilirlik puanı aldığı saptanmıştır. Bezirci-Yılmaz okunabilirlik formülüne göre ise 6 ölçek ilköğretim düzeyinde (3., 5., 7. ve 8. sınıf), 1 ölçek lise düzeyinde (12. sınıf) ve 1 ölçek de lisans düzeyinde (18. sınıf) bulunmuştur.
İki okunabilirlik formülünden elde edilen bulgular karşılaştırıldığında; Çalışan Annelerde İşyeri Emzirme Destek Ölçeği’nin Türkçe versiyonu ile Emzirme Öz Yeterlilik Ölçeği Bezirci-Yılmaz okunabilirlik formülüne göre ilköğretim düzeyinde hesaplanırken, Ateşman formülüne göre lise düzeyinde; Emzirme Öz-Yeterlilik Kısa Form Ölçeği (postnatal şekli) ise Bezirci-Yılmaz okunabilirlik formülüne göre lise düzeyi, Ateşman formülüne göre ilköğretim düzeyinde hesaplanmıştır.
Ortalama Ateşman okunabilirlik puanı 70 olarak saptanmıştır. Bu bulguya göre emzirme ilgili ölçeklerin okunabilir olması için 7-8 yıl eğitimin gerekli olduğu saptanmıştır. Ortalama Bezirci-Yılmaz okunabilirlik puanı ise 8,07 bulunmuştur. Emzirme ile ilgili kullanılan ölçeklerin Ateşman ve Bezirci-Yılmaz okunabilirlik formüllerinin puan ortalamaları Tablo 5’te verilmiştir.
TARTIŞMA
Metinlerin anlama düzeylerini değerlendirebilmek için geliştirilen okunabilirlik formüllerin çoğu İngilizce metinlerin okunabilirlik seviyelerini değerlendirmek amacıyla oluşturulmuştur. Flsech tarafından geliştirilen ilk okunabilirlik formülü olan Flesch Reading Ease Score, okunabilirliği cümle uzunluğunu ve hece sayısını ele alarak hesaplamaktadır (17). Daha sonra geliştirilen Gunning Fog İndeksi, cümledeki kelime sayısı ve uzunluğuna göre okuyucunun hangi eğitim seviyesine uygun olduğunu belirlemeye yönelik geliştirilmiştir. Yurtdışında yapılan çalışmalarda çoğunlukla Flesch, Gunning Fog, Fry grafiği okunabilirlik formülleri kullanılmaktadır(18-20).
Türkçe metinlerin okunabilirliğini değerlendirmek için sık kullanılan formüller Ateşman ve Bezirci-Yılmaz’dır. Türkiye’de ilk geliştirilen Ateşman formülüne göre ortalama cümle uzunluğunun 9-10 kelime, kelimelerin ortalama uzunluğunun ise 2,6 hece olduğu varsayılır. Bu veriler doğrultusunda Ateşman tarafından belirlenen matematiksel formül ile gerekli değerlendirme yapıldığında metnin hangi eğitim düzeyine uygun olduğu belirlenebilmektedir. Bezirci-Yılmaz tarafından 2010 yılında Türk dili için yeni bir okunabilirlik formülü geliştirilmiştir. Bu formülde metindeki toplam cümle sayısı, kelime sayısı, hece sayısı, harf sayısı ve dörtten fazla heceli kelime sayısı kullanılır. Formülde ayrıca metindeki kelimelerin ortalama hece sayısı belirlenerek, kelimelerin hece sayısına göre dağılımına ilişkin grafikler de üretilmektedir. Elde edilen veriler, okuyucunun eğitim düzeyine göre metnin okunabilirlik değerini sağlamaktadır.
Sağlık alanındaki metinlerde Türkçe okunabilirlik formüllerinin kullanımı ile ilgili az sayıda çalışmalar yapılmıştır. Yaptığımız literatür taramasında emzirme ile ilgili ölçeklerin Türkçe okunabilirlik formülleriyle değerlendirildiği bir çalışmaya rastlanılmamıştır. Bundan dolayı bu çalışma bir ilk niteliğindedir. Uluslararası literatür de dahil olmak üzere sağlık alanında okunabilirlik ile ilgili çalışmalar yapılmış olmasına rağmen emzirme ile ölçeklerin okunabilirlik düzeylerini değerlendiren henüz bir çalışmaya rastlanılmamıştır. Bu çalışmanın amacı emzirme ile ilgili kullanılan ölçeklerin okunabilirlik düzeylerini değerlendirmektir. Türkçe gramer yapısına uygun formüller kullanılarak emzirme ile ilgili ölçeklerin okunabilirlikleri değerlendirilmiştir.
Amerikan Tıp Derneği ile ilgili metinlerin okunabilmesi için en fazla 6. sınıf okunabilirlik seviyesine sahip olması gerektiğini vurgulamıştır (21). Çalışma bulgularımıza göre, emzirme ile ilgili ölçeklerin okunabilirlik düzeyinin Ateşman’a göre ilköğretim düzeyinde kolay, Bezirci-Yılmaz’a göre ise ilköğretim düzeyinde olduğu belirlendi. Ülkemizde eğitim seviyeleri dikkate alındığında ilköğretim 1.-8. sınıflar, lise 9.-12. sınıflar, lisans 12.-16. sınıflar ve akademik düzey ise 16 ve üzeri sınıf olarak sınıflandırılmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu 2020 verilerine göre Türkiye’de ortalama eğitim düzeyi ilköğretim seviyesindedir (22). Geliştirilen ölçeklerin 4. ve 5. sınıf seviyesine göre yazılması daha uygun olacaktır. Eryılmaz ve Külahçı (23) deri kanseri hasta bilgilendirme metinlerinin okunabilirlik düzeylerini değerlendirmişler, sonuç olarak tüm sitelerin okunabilirlik ortalaması Ateşman’a göre orta güçlükte iken Bezirci-Yılmaz’a göre lisans seviyesinde olduğunu bulmuşlardır. Ay ve Duranoğlu (24) göz damlası prospektüslerinin okunabilirlik düzeylerini değerlendirdikleri çalışmada, Ateşman’a göre ortalama 13-15 yıl, Bezirci-Yılmaz’a göre ise ortalama 13 yıl eğitim ile okunabilir bulunmuştur. Deniz ve ark. (25) üçlü test ile ilgili internet bilgilendirmelerinin okunabilirlik düzeylerini değerlendirdiğinde tüm sitelerdeki metinlerin Ateşman okunabilirlik formülüne göre 57,6 (orta güçlükte) Bezirci-Yılmaz’a göre ise 12,27 (lisans düzeyi) olduğunu saptamışlardır. Sancaktar ve Dündar (26) vertigo ve tinnitus için yaygın kullanılan envanterlerin okunabilirliklerini değerlendirmişlerdir. Hem vertigo hem de tinnitus için yaygın kullanılan envanterlerin Ateşman formülüne karşılık gelen zorluk dereceleri çok kolay olarak bulunmuştur. Ebem ve ark.’nın (27) intramüsküler ve intravenöz enjeksiyon işlemi için hazırlanmış olan bilgilendirilmiş onam formlarının okunabilirlik düzeylerini Ateşman’ın formülüne göre orta güçlükte, Bezirci-Yılmaz’a göre ise lise seviyesinde olduğunu saptamıştır. Özçetin ve Karakuş (28) Türkçe ders kitaplarındaki metinlerin okunabilirliklerini Bezirci-Yılmaz’ın formülüne göre hesapladıklarında orta güçlükte, Ateşman’a göre ise orta düzeyde olduğunu saptamışlardır. Çifci ve ark.’nın (29) madde bağımlılığı ile ilgili Türkçe internet sitelerinin okunabilirliğini değerlendirdiklerinde Ateşman’a göre okunabilirlik puanı ortalama 46,03 (zor), Bezirci-Yılmaz’a göre ise 14,04 (lisans düzeyi) bulunmuştur.
Emzirme ile ilgili kullanılan ölçekler kadınların emzirme ile ilgili sorunlarını saptamak ve bu sorunlara yönelik tespitlerde bulunmak, bilgi düzeylerini değerlendirmek amacıyla yapılan ölçeklerdir. Sağlık profesyoneli ve kadın arasındaki ilişkinin dayanaklarından birisidir. Bu nedenle emzirme ile ilgili ölçeklerin kadın tarafından tam olarak anlaşılması oldukça önemlidir.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Ülkemizin eğitim düzeyi göz önüne alındığında, oldukça önemli olan “emzirme” konusunda geliştirilen ya da Türkçe geçerlilikleri yapılan ölçeklerin çoğunun okunabilir olduğu tespit edilmiştir. Araştırmacılar ölçeklerini geliştirirken bu okunabilirlik formüllerini kullanması ölçeğin toplumdaki her kesim insanlar için anlaşılmasına yardımcı olacak ve bu sayede ölçekteki soruların yanıtlarının niteliğini artırabilecektir.